ANA SAYFAKitaplık

Yunus Çinçin | Canımız Sabahattin Ruhumuz Ali

Yunus Çinçin "Canımız Sabahattin Ruhumuz Ali" adlı yazısında Sabahattin Ali'nin "Canım Aliye Ruhum Filiz" adıyla yayımlanan mektuplarını inceledi.

Yunus Çinçin | Taşrada Tek Kanatlı Bir Kuş
Yunus Çinçin | Gergedan Büyük Küfür Kitabı’na Dair
Yunus Çinçin | Şiirin İlk Atlası’nda Şiire ve Şaire Dair Keşifler

“Canım Aliye Ruhum Filiz” adıyla yayımlanan çalışma, Sabahattin Ali’nin eşi Aliye Ali ve kızı Filiz Ali’ye yazmış olduğu mektuplardan oluşuyor. Kitabı yayına hazırlayan Sevengül Sönmez’in kitabın ön sözünde belirttiğine göre Aliye Ali, Sabahattin Ali ile nişanlı oldukları 1935 yılında kendisine Sabahattin Ali’nin yazmış olduğu dokuz mektubu ve 1944-48 yılları arasında Sabahattin Ali’nin kızı Filiz Ali’ye yazmış olduğu mektupları yayımlamamış. Sevengül Sönmez, “Canim Aliye Ruhum Filiz” adlı bu çalışmada daha önce kitaplarda yayımlanmamış ve Aliye Ali tarafından “Bana Mektuplar” yazılı bir zarfta saklanan bu mektupları yayımlamış. Sabahattin Ali’nin eşine ve kızına yazdığı bu mektuplar hem yazarın nişanlı, eş ve baba olarak daha iyi tanınmasını hem de 1940’lı yıllardaki sanat ve siyaset ortamını kısmen de olsa anlamamızı sağlıyor.

Kitapta yer alan mektupları okurken yazarın nişanlılık döneminde ve evlendikten sonra eşine duyduğu aşkı ve kızına duyduğu samimi sevgiyi her satırda gözlemleyebiliyoruz. Bunun yanında yazarın yazarlık ve dergicilik süreçlerinde bir yandan ailesini geçindirmeye ve onların maddi manevi ihtiyaçlarını karşılamaya çalışırken bir yandan Aziz Nesin’le birlikte çıkardıkları, “Marko Paşa, Malum Paşa, Merhum Paşa” gibi dergilerde yazdıklarından dolayı mahkemelerde, soruşturmalarda, kovuşturmalarda yaşadığı sıkıntılara yazarın anlatımıyla şahit oluyoruz. Tam da bundan dolayı Sabahattin Ali’nin mektupları 1940’lı yıllara dair birinci ağızdan tanıklıklar olarak da okunabilir. Sabahattin Ali yaşadıklarıyla ülkenin bir döneminin fotoğraflarını çekmiş bir isimdir.

Sabahattin Ali’nin yazmış olduğu mektuplarda neredeyse bütün insani yanlarıyla ve tüm açık yürekliliğiyle bir yazarı tanıma imkânını elde ettim. Sabahattin Ali kimi zaman eşiyle yazdığı ve yazmakta olduğu eserlerle ilgili görüşlerini paylaşıyor, kimi zaman eşini dert ortağı olarak görüp onunla dertleşiyor kimi zaman da kendisine açılan davalarla ve yazdığı dergilerin akıbeti ile ilgili durumlar hakkında eşi Aliye Ali’ye bilgiler verip açıklamalar yapıyor.

Sabahattin Ali’nin mektuplarında kendisine zor zamanlarında her daim destek olan Cevdet Kudret Solok, Aziz Nesin, Mehmet Ali Aybar, Zekeriya Sertel, Sabiha Sertel gibi isimlere de rastlıyoruz.

Sabahattin Ali’nin 1935-1948 yılları arasındaki yaşantısına birinci ağızdan ve Sabahattin Ali’nin samimice yazılmış mektuplarıyla şahit olmak ve yazar-şair Sabahattin Ali’yi daha yakından tanımak istiyorsanız bu kitabi okumanızı tavsiye ederim.

[sharethis-inline-buttons]

YORUM

WORDPRESS: 0